Ani kalp krizi, kalp kasının bir bölgesine yeterli kan akışının sağlanamaması sonucunda oluşan kalıcı bir hasardır. Tıp dilinde ani kalp krizine miyokard enfarktüsü denir. Kalp krizi, kalbe kan taşıyan damarların tıkanması nedeniyle meydana gelir ve bu tıkanıklık, kalp kasındaki hücrelerin ölümüne yol açar. Ani kalp krizi geçiren kişinin acilen hastaneye ulaştırılması gereklidir. Kalp krizi, dünyadaki ölümlerin başlıca nedenlerinden biridir ve her beş kişiden biri kalp krizi nedeniyle hayatını kaybetmektedir. Kalp krizi riski, koroner arterlerde oluşan pıhtılar ile ilişkilidir. Koroner arterlerde daralma veya tıkanma meydana geldiğinde, pıhtı oluşma olasılığı da artar. Bu pıhtılar, kalp kasına oksijen ve kan gitmesini engelleyerek hücre ölümüne neden olur. Bu durum kalp kaslarının hasar görmesine ve kasılma yeteneklerini kaybetmelerine yol açar. Pıhtı oluşumunu tetikleyen diğer faktörler arasında obezite, yüksek fibrinojen seviyeleri, stres ve artan C-reaktif protein oranları bulunmaktadır.

Ani kalp krizi geçiren bir kişide en belirgin belirti, göğüs kemiğinin arka tarafında oluşan ağrıdır. Ancak bu ağrı, şeker hastaları ve yaşlı kişilerde olmayabilir, bu durumda sessiz kalp krizi olarak adlandırılır. Yaşanan ağrı genellikle kollara, çeneye, dişlere, omuzlara, enseye, sırta veya karna yayılabilir. Kişiden kişiye değişiklik gösteren ağrılar bazen sadece bir bölgede etkili olabilir. Ani kalp krizinin ağrısının etkileri şunlardır:

• Göğüste oluşan sıkışma hissi,
• Bir ağırlık varmış gibi hissetme,
• Baskıcı ağrılar,
• Göğüs kısmına sanki bir oturmuş hissi gibi ağrı oluşması,
• Sebepsiz yere soğuk terleme,
• Hazımsızlık çekmesi,
• Keskin, belirsiz, şiddetli ağrıların olması,
• Dinlenme ile, nitrogliserinle geçmeyen ve 20 dakika kadar devam eden ağrılar,
• Ölüm korkusunun hissedilmesi.

Bu belirtilerin ardından nefes darlığı, baş dönmesi, öksürük, bayılma, sersemlik, mide bulantısı, iç sıkıntısı ve kusma gibi durumlar da görülebilir. Kalp krizi durumunda acil olarak 112 aranmalı ve hasta hastaneye götürülmelidir.

Kişide yukarıda sayılan belirtilerin olması halinde, yanındaki kişiler acil olarak hastaneye götürmelidir. Eğer hasta bilincini kaybetmişse sırt üstü yatırılarak ayakları yükseğe alınmalıdır. Bu hareket sayesinde kalbe daha fazla kan gitmesi sağlanacaktır. Ardından 112 aranarak acil hastaneye kaldırılmalıdır. Hasta hastaneye vardığında göğüs ağrısı devam ediyorsa hemen EKG (elektrokardiyogram) çekilmelidir. Devamında kan testi yapılmalı ve kan değerleri kontrol edilmelidir. Kişinin kalp krizi tanısı için belirtilerden ikisi muhakkak olmalıdır.

Kalp krizi geçiren kişi hastanede acil olarak yoğun bakıma alınır. Genellikle ilk saatlerde kalp krizinde en çok ölümün görüldüğü zamandır. Bu nedenle ilk önce krizin ilerlemesinin durdurulması, oluşacak hasarın en aza indirilmesi ve kalbin ihtiyaçlarının asgari düzeye indirilmesi hedeflenir. Erken zamanda fark edilen ani kalp krizi daha az hasarla atlatılabilmektedir. Bu nedenle kalp krizi geçiren hastaların en kısa zamanda hastaneye ulaştırılması lazımdır. Orada uygulanacak bakım gerektiği gibi olmalı ve hasta koroner yoğun bakım ünitesine alınmalıdır. Hasta taburcu olduktan sonra doktorunun her önerisine harfiyen uymak zorundadır.